MEZBAHALAR VE ENTEGRE ET TESİSLERİ ATIKSULARI

Tüm dünyada et ve et ürünleri insanların ana besin kaynaklarından biridir. Büyüyen nüfus, artan tüketim ve gelişen teknolojiye bağlı olarak üretim teknikleri geliştirilmiş, kapasiteler artırılmış ve et endüstrisi sektörü entegre tesislere dönüştürülmüştür. Et ve et ürünleri sektöründeki bu gelişmelere paralel olarak da çevre açısından olumsuz etkiler de artmıştır.

Entegre et endüstrisinde hemen hemen her üretim aşamasında su kullanıldığından, su bu sektörün önemli bir girdisidir. Bu durumda da her proses bir atıksu kaynağı yaratmaktadır. Bu nedenle, mezbaha ve et entegre atıksularının kanalizasyon, nehir, göl gibi alıcı ortamlara deşarj edilmeden önce arıtılması gerekmektedir.

Entegre et endüstrisinden kaynaklanan atıksular genel olarak yüksek oranda Biyolojik Oksijen İhtiyacı (BOİ), Kimyasal Oksijen İhtiyacı (KOİ), Askıda Katı Madde (AKM), yağ ve gres parametreleri içermektedir. Atıksular kan, gübre, kıl, yağ, tüy ve kemik içermekte olup, yüksek sıcaklığa sahip, patojen mikroorganizmalar barındırmaktadır. Mezbaha ve et entegre tesisleri atıksuları, kırmızı – kahve renkli, pis kokulu, köpüklenmeye ve çürümeye meyilli bir yapıdadır.

Mezbaha ve entegre et tesisleri atıksuları genelde birbirini takip eden fiziksel (ızgara ve elekler), kimyasal (kimyasal katkılı DAF) ve biyolojik arıtma (aerobik, anaerobik, anoksik) sistemleri ile arıtılmaktadır.